28/جمادى الأولى/1446

“Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi

 

  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi
  • “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi

 

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İstanbul’da düzenlenen “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programının sonuç bildirgesini açıkladı. Başkan Erbaş, “Gazze’nin yeniden inşası ve normalleşmesi, tüm insanlığın ortak sorumluluğu ve görevidir.” dedi.

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) ve Al Khair Vakfı tarafından İstanbul’da düzenlenen, 40 ülkeden gelen 200’ü aşkın sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve akademisyenin katıldığı “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programı, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş tarafından sonuç bildirgesinin kamuoyu ile paylaşılmasıyla sona erdi.

Başkan Erbaş tarafından okunan “Uluslararası İnsani Yardım Zirvesi: Gazze’nin Geleceği” programının sonuç bildirgesinin tam metni şu şekilde:

İsrail’in Gazze’ye yönelik vahşi saldırıları, insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birine dönüşerek küresel vicdanı derinden yaralamış ve dünyada eşi benzeri görülmemiş bir insani trajediye neden olmuştur. Bu acımasız saldırılar, sadece masum sivillerin yaşam haklarını ellerinden almakla kalmamış, aynı zamanda insanlığın ortak değerlerini ve uluslararası hukukun temel prensiplerini yerle bir etmiştir.

İsrail'in sistematik olarak sürdürdüğü bu yıkıcı saldırılar sonucunda, on binlerce masum sivilin hayatını kaybetmesi, milyonlarca insanın zorla yerinden edilmesi ve nesiller boyu sürecek derin toplumsal yaraların açılması, insanlık onuruna vurulan ağır bir darbe niteliğindedir. Gazze’nin dört bir yanındaki yerleşim yerleri, hastaneler, okullar, ibadethaneler ve sivil yaşam alanları, acımasızca hedef alınmış; kentler harabeye dönüştürülmüş, tarihi ve kültürel miras yok edilmiştir.

İnsanlık tarihinin bu utanç verici döneminde, Gazze’de yaşanan insani kriz her geçen gün derinleşmektedir. Temel yaşam hakları sistematik olarak ihlal edilen siviller; gıda, temiz su, elektrik, tıbbi yardım ve barınma gibi en temel insani ihtiyaçlardan mahrum bırakılmıştır. Özellikle savunmasız gruplar olan çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve engelliler, bu vahşetin en ağır mağdurları haline gelmiştir. Binlerce çocuk, açlık, hastalık, yetersiz beslenme ve ağır travmalarla mücadele etmekte; yaralılar, temel tıbbi müdahaleden yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi vermektedir.

Bu insanlık krizi, artık sadece bölgesel bir sorun olmaktan çıkıp, tüm insanlığın ortak meselesi ve vicdani sorumluluğu haline dönüşmüştür. Uluslararası toplumun etkisiz kalması ve gerekli tepkiyi gösterememesi karşısında, sivil toplum kuruluşları harekete geçme kararı almıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Gazze’ye destek olunması ve yeniden yapılandırılması için dünya ülkelerinin birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekmiş ve Gazze halkının yanında olmaya devam edeceğini vurgulamıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bu zirvenin Gazze için etkin ve olumlu sonuçlar doğuracağına olan inancını dün bu toplantının açılışında bir video göndererek dile getirmiştir. Kendilerine özellikle tüm katılımcılar adına şükranlarımızı arz ediyoruz.

Bu bağlamda, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) ve Al Khair Foundation öncülüğünde İstanbul’da düzenlenen Gazze İnsani Yardım Zirvesi, küresel çapta bir farkındalık ve eylem çağrısı niteliğindedir. Zirveye dünyanın dört bir yanından Asya'dan Afrika'ya, Avrupa'dan Amerika'ya 40 ülkeden 200’ü aşkın insani yardım kuruluşu katılım göstermiştir. Bu geniş katılımlı platform, Gazze’deki insani krize çözüm üretmek, yardım koordinasyonunu güçlendirmek ve uluslararası kamuoyunu harekete geçirmek amacıyla bir araya gelmiştir. Bu toplantının ardından koordinasyonu en güzel bir şekilde sağlamak için Türkiye Diyanet Vakfı ve Al Khair Foundation’ın öncülüğünde bundan sonra yardımların daha nitelikli, daha verimli yapılması, birliğimizi, beraberliğimizi, güç birliğimizi daha nitelikli bir şekilde sağlamak için çalışmalarımız devam edecektir.

Zirve, özellikle sivil toplum kuruluşlarının bu kriz karşısında atacağı somut adımları belirlemek, ortak hareket planları oluşturmak ve acil yardım koridorlarının açılması için çözüm önerileri geliştirmek üzere düzenlenmiştir. Aşağıda detaylandırılacak olan çözüm önerileri ve eylem planları, bu zirvenin çıktıları olarak küresel topluma sunulacaktır.

1. Gazze'deki krizin çözümüne yönelik bilgi paylaşımı ve yardım koordinasyonunu sağlayacak bir platform oluşturulmalıdır.

2. Geniş kapsamlı ve sürdürülebilir çözümler geliştirmek amacıyla uluslararası ve yerel uzmanların yer aldığı bir danışma komitesi kurulmalıdır.

3. Gazze için acil insani yardım koridorları oluşturulmalıdır.

4. Seyyar hastaneler ve acil müdahale üniteleri hızla kurulmalıdır.

5. Geçici eğitim merkezleri ve dijital öğrenme platformları devreye sokulmalıdır.

6. Güvenli ve geçici barınma alanları ivedilikle inşa edilmelidir.

7. Temel ihtiyaçların karşılanması için acil gıda yardımı programları başlatılmalıdır.

8. Savaş suçlarının belgelenmesi ve araştırılması için uluslararası komisyonlar kurulmalıdır.

9. Travma sonrası stres bozukluğu tedavi merkezleri ve ruh sağlığı hizmetleri yaygınlaştırılmalıdır.

10. İstihdam oluşturacak projelere yönelik ekonomik kalkınma modelleri desteklenmelidir.

11. İsrail’in saldırıları, uluslararası medyada daha geniş bir görünürlük kazanarak kanıksanma tehlikesinin önüne geçilmeli ve küresel farkındalık artırılmalıdır.

12. Boykot girişimlerinin etkili bir şekilde sürdürülmesi sağlanmalıdır.

13. Gazze’de görev yapan sağlık personelinin güvenliğini sağlamak için uluslararası bir seferberlik başlatılmalı ve bölgeye yönelik kritik ilaçlar, hayat kurtarıcı tıbbi ekipmanlar hızlı ve kesintisiz bir şekilde ulaştırılmalıdır.

14. Anne-çocuk sağlığı hizmetleri ve kronik hastalık takibi için özel birimler oluşturulmalıdır.

15. Yıkılan okulların yeniden inşası hızla tamamlanmalıdır.

16. Sürdürülebilir tarım projeleri ve yerel üretim desteklenmelidir.

17. Yerel yönetimlerle iş birliği yapılarak uzun vadeli kalkınma planları hazırlanmalıdır.

18. Dezavantajlı gruplara yönelik sosyal destek mekanizmaları güçlendirilmelidir.

19. Girişimcilik destek programları ile yerel üretim kapasiteleri artırılmalıdır.

20. Gazze halkının ihtiyaçlarını desteklemek için uluslararası iş birliği güçlendirilmelidir.

Gazze İnsani Yardım Zirvesi, insanlık tarihinin bu karanlık döneminde, uluslararası topluma acil eylem çağrısında bulunmaktadır. Bu trajedi karşısında sessiz kalmak, sadece mevcut acıları derinleştirmekle kalmayacak, gelecek nesillerin vicdanında kapanmaz yaralar açacaktır. Bugün atılacak her adım, yarının daha adil ve insani bir dünyasının temellerini oluşturacaktır.

Bu bildirge, sadece bir yardım çağrısı değil, aynı zamanda insanlığın ortak vicdanının ve değerlerinin yeniden inşası için tarihi bir belgedir. Uluslararası toplumun her bir üyesi, bu insanlık trajedisinin sona erdirilmesi ve yaraların sarılması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Gazze’nin yeniden inşası ve normalleşmesi, tüm insanlığın ortak sorumluluğu ve görevidir.

Zirve katılımcıları, yukarıda belirtilen çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi için kararlı bir duruş sergilemekte ve tüm uluslararası aktörleri bu insani sorumluluk çerçevesinde harekete geçmeye davet etmektedir. İnsanlığın ortak geleceği için, bu çağrıya kulak verilmeli ve gerekli adımlar ivedilikle atılmalıdır.