Paylaş Facebook Facebook Facebook
viernes, 22 de agosto de 2025

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti

 

  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti
  • Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Eyüp Sultan Camii’nde hutbe irad etti

 

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İstanbul'da Eyüp Sultan Camii'nde hutbe irad etti ve ardından Cuma namazını kıldırdı.

Ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz, “Ölüm sana gelinceye kadar Rabbine ibadet et.” buyurmaktadır.

Aziz kardeşlerim!

Kur'an-ı Kerim'de “ölüm” kelimesine karşılık olarak farklı kavramlar kullanılır. Burada kullanılan kavram çok manidar ve anlamlı. Ölüm yerine “yakın” kelimesi kullanılıyor. Yani “Yakin” kelimesi kullanılıyor.

Hani deriz ya, “Ölüm kaşla göz arasında, o kadar yakın.” İşte Kur'an-ı Kerim'de bunun karşılığı olarak “yakın” kelimesi kullanılıyor. Bu ölümün bize ne kadar yakın olduğunu ifade eden çok manidar bir ayet-i kerime. Onun için dünyanın ne kadar geçici olduğunu benzeri ayetlerden de anladığımız kadarıyla “Ahiret dünyadan daha hayırlıdır.” ayet-i kerimesinden ilham alarak ahirete hazırlanmalıyız.

Efendimiz (s.a.s.), “Dünya ahiretin tarlasıdır.” buyuruyor. Onun için yaşarken ahiret bilincini her zaman zihnimizde canlı tutarak yaşamamız lazım. Cenab-ı Hakk'ın, “O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır.” diye Mülk Suresi'nin ikinci ayet-i kerimesinde belirttiği şekliyle, dünyada bir imtihan olmak için bulunduğumuzu aklımızdan çıkarmadan yaşamamız lazım.

Aziz Kardeşlerim!

Ahiret yokmuş gibi değil, hesap yokmuş gibi değil, amel defterimiz karşımıza getirilmeyecekmiş gibi değil, gençlerimizi de çocuklarımızı da bu bilinçle yetiştirmemiz lazım. Hadis-i şerifte ise Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Allah'ın kulları üzerindeki hakkı, kulların ona ibadet etmeleri ve hiçbir şeyi ona ortak koşmamalarıdır. Böyle yapmaları halinde kulların Allah üzerindeki hakkı ise onlara Allah'ın azap etmemesi ve onları cennetine koymasıdır.” Cenab-ı Hak buyuruyor ki: “Rabbinizden mağfirete koşunuz. Onun sonunda cennet vardır. O cennetin genişliği gökler ve yer kadardır. O muttakiler için hazırlanmıştır.”

Değerli kardeşlerim!

İbadet İslam'ın emri, Müslüman'ın şiarı, imanın hayata yansımasıdır. Yüce Rabbimize olan teslimiyetimizin, şükrümüzün ve muhabbetimizin ifadesidir. İbadet, kul ile Allah arasındaki en sağlam bağdır. İnsanı Cenab-ı Hakk'ın rızasına, rahmetine ve sevgisine ulaştıran en güzel yoldur.

Kişinin şahsiyetini inşa eden, ruhunu olgunlaştıran, ahlakını güzelleştiren, kalbine nur, ruhuna sekinet veren ilahi bir disiplindir. “Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.” ayetinde buyurulduğu üzere ibadet yaratılış amacımızdır. Kulluğumuzun gereğidir.

Aziz Müslümanlar!

İbadetler, Allah'ın kullarına yüklediği bir yük değil, tam tersine bir lütuftur. Zira, ibadetler sabrı kuşanmayı, zamanı doğru kullanmayı bizlere öğretir. Nefsimizin cimriliğinden bizleri korur. Yardımlaşma ve paylaşma bilinci kazandırır. Ümmet olma hassasiyetimizi pekiştirmemize, kardeşliğimizi, kuvvetlendirmemize vesile olur.

“Namaz insanı bütün kötülüklerden alıkoyar.” buyuruyor Rabbimiz. İbadetlerin hikmetine baktığımız zaman her birinin bizleri gerçek, hakiki, imanlı bir Müslüman, iyi bir insan yapmak için birer vasıta olduğunu görürüz.

Hasılı ibadetler bizi ailemize, çevremize ve topluma faydalı insan haline getirir. Dinimiz hayatımızın her anını ibadet bilinciyle geçirmemizi öğütlemektedir. Yine Rabbimiz, buyurmaktadır: “De ki, şüphesiz benim namazımda, diğer ibadetlerimde, hayatımda, ölümümde, alemlerin Rabbi olan Allah içindir.” buyurularak bu hususa dikkatlerimiz çekilmektedir.

Allah'ın bizim için farz kıldığı ibadetleri ihmal etmeden, tekrar ediyorum yanlış anlaşılmasın, Rabbimizin bizim için farz kıldığı ibadetleri, ihmal etmeden kendimizin ve ailemizin rızkını helalinden temin etmek için çalışmamız da bir ibadettir. Bir nafile ibadettir. Yeter ki, Rabbimizin farz kıldığı ibadetleri ihmal etmeden yapalım bu işleri. Meşru helal kazanç yolunda harcadığımız zaman bizim için bir ibadettir. İnsanları aldatmadan faiz, yalan, rüşvet, stokçuluk ve benzeri günahlara dalmadan, kul hakkı ve kamu hakkına bulaşmadan dürüst çalışmak da bir ibadettir. Nafile bir ibadettir.

Aziz Kardeşlerim!

Bir Müslümanın İslam'ın inanç esaslarını ve ibadetlerini göz ardı ederek başka bir dinin, başka bir kültürün inanç ve ibadetlerinden, örf ve adetlerinden medet umması düşünülemez, kabul edilemez. Müslümanlar olarak gerçek huzur ve mutluluk, ihlas ve samimiyet içerisinde Allah'a ibadet etmekle mümkündür.

Yüce Rabbimiz, “Kalpler ancak Allah'ı zikretmekle huzur bulur.” buyurmaktadır. Eğer gençlerimizin, çocuklarımızın gönlüne Allah sevgisini, ibadet aşkını yerleştiremez, kalplerini ilim ve irfanla dolduramazsak maalesef onlar da İslam dışındaki batıl inançlardan ve kültürlerden, huzur ve teselli arama çabasına girerler. Tabiat boşluk kabul etmez. Kalpler boşluk kabul etmez. Hakikat ile doldurulmazsa batıl ile bir şekilde dolar o kalpler. Onun için çok dikkat olalım.

Aziz Kardeşlerim!

Çocuklarımızı, gençlerimizi yetiştirirken doğru dini ve sahih bilgiyle donatmaya gayret edelim. Kardeşlerim! Cuma günleri camilerimiz dolup taşıyor elhamdülillah! İşte şurada olduğu gibi. Ne güzel! Cenab-ı Hak sizlerden razı olsun. Gelirken gençleri de çocukları da ellerinden tutun. Sizlerle beraber getirin. Camilerimize gelsinler çocuklarımız. Gençlerimiz de gelsin, geliyorlar elhamdülillah!

Gelmeyenler için söylüyorum, onları teşvik edelim. Bizi kötülüklerden alıkoyan iyiliklere ulaştıran vakit namazlarımıza da aynı ehemmiyeti gösterelim. Nerede fırsat bulabilirsek camiye gitme zamanımız varsa gidip camide vakit namazlarımızı kılalım.

Zamanımız yoksa evimizde, iş yerimizde, okulumuzda, yurdumuzda nerede imkan bulabilirse vakit namazlarımızı ihmal etmeyelim. Toplumsal huzurun barış ve kardeşliğin sembolü olan camilerimizde omuz omuza kıyama duralım. Ailece camilere gitmeye gayret edelim. Çocuklarımızı güzel söz ve tatlı dille camilerimize alıştıralım. Unutmayalım ki bizler dünya hayatına sadece mal biriktirmek, makam ve mevki elde etmek, oyun ve eğlence içinde bir ömür geçirmek için gelmedik. İbadetler olmadan imanımız kemale ermez. Kazancımız bereketlenmez. Yuvamızda huzur olmaz. Hayatımızı anlamlı kılacak olan güzel ahlakla bezenmiş ibadetlerimizdir.

Ahlakımızı güzelleştirecek olan ibadetlerimizdir. Bunu unutmayalım. Bizi Allah katında değerli kılacak olan da işte budur. Namazımız, orucumuz, zekatımız, haccımız, hayır hasenatımız, iyiliklerimiz, sadakalarımız, güler yüzlerimizdir. Mazlumun yanında yer almaktır. Zalimlere karşı durmaktır. Bunların hepsi bizim hasenatımızdır. Onun için diyoruz, “Ey Rabbimiz bize dünyada da Ahirette de iyilik ver ve bizi cehennem azabından muhafaza eyle.”

Cenab-ı Hakk'ın uyarısı gayet açıktır. Şöyle buyuruyor: “Duanız, ibadetiniz olmasa Allah size ne diye değer versin?” Cenab-ı Hak ayet-i kerimesinde bizi böyle uyarıyor. Yüce Rabbimiz Hazreti İbrahim'in zürriyeti için yaptığı o duayı Kur'an'da Cenab-ı Hak bize öğretiyor.

“Ey Rabbim beni ve zürriyetimi, namazı dost doğru ve devamlı kılanlardan eyle.” diye Hazreti İbrahim dua etti. İşte biz onun kabul olunmuş dualarıyız. Namaz kılanlar, secde edenler, bizler de çocuklarımız, neslimiz, zürriyetimiz için dua edelim. Alnı secdeli, beli rükulu, ağzı dualı olsun çocuklarımız, neslimiz, gençlerimiz.

Kardeşlerim!

İçinde bulunduğumuz Ağustos ayının son günleri ilahi kelimetullah aşkıyla yanan şanlı ecdadımızın vatan ve mukaddesat uğruna nice zaferler elde edip fetihler gerçekleştirdiği önemli günlerdir. Yüce dinimiz İslam'ın yolunda aziz ecdadımız Malazgirt zaferiyle Anadolu'yu bize vatan kılmıştır. Büyük taarruz, milli mücadele ile de Anadolu'nun ilelebet bir Müslüman yurdu olduğunu İslam diyarı olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir. Bu vesileyle mukaddes değerler uğruna canını feda eden aziz şehitlerimize, Hakka yürüyen kahraman gazilerimize Yüce Rabbimden rahmet diliyorum.