3 Mayıs 2019 Cuma
Büyük Çamlıca Camii, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı programla resmi olarak ibadete açıldı. Programda Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş dua etti.
Temeli 6 yıl önce atılan, 63 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği, Türkiye'nin en büyük camisi Büyük Çamlıca Camii Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yabancı devlet adamlarının katılımıyla resmi olarak ibadete açıldı.
Türk bayraklarıyla donatılan caminin açılış töreni öncesi, sabah saatlerinden itibaren İstanbul Müftülüğü’nün görevlendirdiği hocalar ile Filistin ve Mısır'dan gelen hafızlar, Kur'an-ı Kerim ve ilahiler okudu.
Yerli ve yabancı birçok davetlinin katıldığı ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdiği açılış töreninde bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi açılışı yapılan caminin İstanbul, ülke ve İslam alemi için hayırlara vesile olması temennisinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Büyük Çamlıca Camii’nin engelli dostu olarak inşa edilen külliye içerisinde geleneksel el sanatlarının icrası için de 2 bin 500 metrekare alana sahip atölyeler bulunduğunu belirterek, inşaatına 19 Mart 2013'te başlanan camiyi yoğun bir çalışmanın ardından hizmete açtıklarını söyledi.
Türkiye'nin en büyük camisi vasfını taşıyan eserin İstanbul'un her noktasından da rahatça görülebildiğini aktaran Erdoğan, caminin mimarisinin tarihe, medeniyete ve inanca ait birçok sembolü de bünyesinde barındırdığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, caminin imanın şartını temsilen 6 minaresinin bulunduğunu, bunlardan üç şerefeli 4 minaresinin Malazgirt Zaferi'ne ithafen 107,1 metre yüksekliğinde yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Caminin 72 metre yükseklikteki ana kubbesi, İstanbul'da yaşayan 72 milleti, 34 metre çapındaki kubbesiyse İstanbul'un plaka numarasını ifade ediyor. Kubbenin iç yüzeyine 16 Türk devletini temsilen Allah'ın isimlerinden 16'sı, Haşr Suresi'nin son iki ayetinden istifade edilerek yazılmıştır. Ana kubbenin üzerine 3 metre 12 santimetre genişliğinde ve 7 metre 77 santimetre yüksekliğinde ağırlığı 4,5 tonu bulan bir alem yerleştirildi. Nanoteknolojiyle renklendirilen ve 3 parçadan oluşan alem, kendi alanında dünyanın en büyüğüdür. Bunların yanında camimizin kubbesine, kapısına, minberine, mihrabına işlenmiş daha pek çok özelliği vardır. İnşallah tüm bu vasıflarıyla Büyük Çamlıca Camisi, medeniyet mirasımızı daha ileriye taşıyacak mimarların, yeni ustaların yetişmesine de vesile olacaktır"
"Nerede bir kubbe, bir minare varsa orası bir Müslüman yurdudur"
Camilerin Müslümanların cem olduğu, yani birleştiği, bütünleştiği, aynı safta kalplerini birbirine kenetlediği mekanlar olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Adına ümmet dediğimiz sınıf, sınır, mesafe, renk, dil ve ırk tanımayan evrensel kardeşliğimiz evvela camilerimizde vücut bulur. Müminler tüm renkleriyle, bütün farklılıklarıyla ümmet olduklarının, kardeş olduklarının bilincine öncelikle camilerde varır. Bundan dolayı camiler sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda günde 5 defa uhuvvetimizin, muhabbetimizin mayalandığı yerlerdir. Camiler ebedi ve ezeli kardeşliğimizin remzi, birlik ve beraberliğimizin çimentosudur. Aynı zamanda camiler İslam'ın tevhit çağrısının tüm insanlığa verdiği barış mesajlarının yankılandığı mübarek mekanlardır. Bizim ibadet mekanlarımız yükseldikleri beldelere kattıkları mana sebebiyle büyük ve ihtişamlı olarak inşa edilmiştir. Nerede bir kubbe, bir minare varsa, nerede ezanlarımız gökyüzüne karışıyorsa hiç şüphesiz orası bir Müslüman yurdudur."
“Nerede bir kubbe, bir minare varsa orası bir Müslüman yurdudur”
Camilerin Müslümanların cem olduğu, yani birleştiği, bütünleştiği, aynı safta kalplerini birbirine kenetlediği mekanlar olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
“Adına ümmet dediğimiz sınıf, sınır, mesafe, renk, dil ve ırk tanımayan evrensel kardeşliğimiz evvela camilerimizde vücut bulur. Müminler tüm renkleriyle, bütün farklılıklarıyla ümmet olduklarının, kardeş olduklarının bilincine öncelikle camilerde varır. Bundan dolayı camiler sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda günde 5 defa uhuvvetimizin, muhabbetimizin mayalandığı yerlerdir. Camiler ebedi ve ezeli kardeşliğimizin remzi, birlik ve beraberliğimizin çimentosudur. Aynı zamanda camiler İslam'ın tevhit çağrısının tüm insanlığa verdiği barış mesajlarının yankılandığı mübarek mekanlardır. Bizim ibadet mekanlarımız yükseldikleri beldelere kattıkları mana sebebiyle büyük ve ihtişamlı olarak inşa edilmiştir. Nerede bir kubbe, bir minare varsa, nerede ezanlarımız gökyüzüne karışıyorsa hiç şüphesiz orası bir Müslüman yurdudur.”
“İnsanları katletmenin, ibadet mekanlarını bombalamanın adı cihat değil, terördür”
Erdoğan, kimsenin, Kur'an'ın çizdiği sınırları keyfine göre değiştiremeyeceğini, helali haram kılamayacağını vurgulayarak, şunları söyledi:
“Allah Resulünün, fakihlerin ve ehli sünnet büyüklerinin cevaz vermediği bir konuda hiç kimse kendi anlayışına göre kural koyamaz. Hele hele 'cihat yapıyorum' diyerek hiç kimse ibadethanelere saldıramaz. İnsanları katletmenin, ibadet mekanlarını bombalamanın adı cihat değil, terördür, vahşettir, cinayettir. Türkiye olarak bu cinayet şebekeleriyle hem ülkemiz içinde hem de sınırlarımız dışında yoğun bir mücadele yürütüyoruz. Ülkemizi ve bölgemizi DEAŞ, El Kaide, FETÖ ve PKK gibi örgütlerin etrafında toplanan sapkınlardan temizlemekte kararlıyız. Aynı şekilde Avrupa'da camilerimize saldıran, Müslümanları hedef alan Neonazi terörüyle de mücadelemizi sürdüreceğiz.
Her ne kadar kimi Batılı güçler çifte standart uygulasa da biz bu konuda tutarlı ve kararlı olacağız. Geleceğimizin, bu insanlık düşmanları tarafından esir alınmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Bu noktada başta Müslümanlar olmak üzere herkese önemli sorumluluklar düşüyor. İslam'ın barış mesajlarını daha fazla dillendirmemiz, daha fazla gündeme getirmemiz gereken kritik bir dönemin içindeyiz. Şayet biz tepkimizi ortaya koyarsak biz cesaretle hakikati savunursak dinimize sahip çıkarsak Allah'ın izniyle teröristler hedeflerine ulaşamayacaklardır. Buradaki her bir kardeşimin bu hassasiyetle meseleye yaklaşacağına inanıyorum. Rabb'im bizi sırat-ı müstakimden ayırmasın."
Büyük Çamlıca Camii'nin hayırlara vesile olmasını dileyerek camiyi ihya ve imar edenlere şükranlarını sunan Erdoğan, “Mimarından mühendisine kadar tüm kardeşlerimize, işçi kardeşlerime, yüklenici firmaya teşekkür ediyorum. Burada yapılacak duaların, edilecek ibadetlerin hak katında kabul ve karin olmasını niyaz ediyorum. Arif Nihat Asya'nın dizelerinde ifade ettiği gibi 'Allah bizi sevgisiz, susuz, havasız, vatansız, aynı zamanda mabetsiz, minaresiz, ezansız bırakmasın’ diyorum. Mübarek Ramazan-ı Şerifinizi şimdiden tebrik ediyorum. Hayırlara vesile olsun inşallah” sözleriyle tamamladı.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş
Açılışta Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, dua etti.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, duasında şu niyazda bulundu:
“Ey yerlerin, göklerin ve bütün kâinatın yoktan var edicisi, ey istediğini istediğine veren, istediği zaman yegâne almak gücünün sahibi olan Yüce Mevla; şu anda ellerimizi senin rızan için kaldırdık, bizleri dergâh-ı ulûhiyetinden boş çevirme Allah’ım.
Ya Rab, şu anda güneşin altında toplandığımız gibi mahşer günü hiçbir gölgenin bulunmadığı o anda Allah’ın arşının gölgesi altında toplananlardan eyle bizleri.
Ya Rabbel alemin, kalplerimizi, gönüllerimizi camilere, mescitlere bağlı kıl, neşeyi ve huzuru camilerde Allah’a ibadette bulan insanlardan eyle bizleri ya Rabbi.
Ya Rabbel alemin, çocuklarımızı, gençlerimizi, neslimizi, zürriyetimizi senin yolundan ayırma. Habibin Muhammed Mustafa’nın sıratı müstakim isimli yolunda daim eyle Allah’ım.
Ya Rabbel alemin, kalplerimizi senin yolunda daim kıl. Ey kalpleri evirip çeviren Allah’ım; kalplerimizi senin yolunda sabit kıl. Ey halleri evirip çeviren Allah’ım; en güzel haller bizlere ihsan eyle Allah’ım.
Ey kapıları açan, bizlere hayır kapılarını nasip eyle Allah’ım.
Bu güzel camimizin, Büyük Çamlıca Camii’nin yapılmasına vesile olan, emeği geçen başta Cumhurbaşkanımız Muhterem Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere projesinden tamamlanmasına kadar işçisinden mimarına, mühendisinden koordinatörüne kadar herkesten razı ol Allah’ım. Bütün geçmişlerin ruhlarını şad eyle Allah’ım.
Bu camiyi cemaatsiz bırakma Allah’ım, bu camiyi çocuksuz bırakma Allah’ım, bu camiyi gençsiz bırakma Allah’ım. Bu caminin minarelerinden ezanları eksik eyleme Allah’ım.
Ya Rabbel alemin, camilerimize namahrem elleri değdirtme, mabetlerimize namahrem elleri değdirtme, bayrakları hiçbir zaman gönderden indirtme Allah’ım. Milletimizin kalplerine sevgi ve muhabbet bağlarını yerleştir Allah’ım. Her türlü düşmanların şerrinden milletimizi ve bütün İslam alemini sen muhafaza eyle Allah’ım.
Şu anda ellerini senin için kaldırmış ve amin diyen şuradaki bütün Müslümanların geçmişlerinin ruhlarının şad olması için umduklarımıza nail, korktuklarımızdan emin olmamız için, Allah rızası için el Fatiha.”
Törende konuk yabancı devlet yöneticileri ve misafirler de selamlama ve tebrik konuşması yaptı.
Tören, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın yaptırdığı duanın ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan, yabancı devlet yöneticisi ve misafirler, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bakanlar, yüksek yargı başkanlarının kurdeleyi kesmesiyle tamamlandı.
Törene, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, kabine üyelerinin yanı sıra Arnavutluk Cumhurbaşkanı Ilir Meta, Filistin Başbakanı Muhammed İbrahim İştiyye, Afganistan İcra Heyeti Başkanı Dr. Abdullah Abdullah, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Bosna Hersek Başkanlık Konseyi Üyesi Şefik Caferoviç ve Gine Cumhurbaşkanı Alpha Conde ve çok sayıda vatandaş katıldı.