24 Nisan 2020 Cuma
Rahmet iklimi Ramazan ayının ilk sahurunda Diyanet TV’ye konuk olan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ramazan ayı ve Diyanet İşleri Başkanlığının Ramazan ayı içerisinde yapacağı hizmetlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, rahmet iklimi Ramazan ayının ilk sahurunda Diyanet TV’de yayınlanan “Bereket Vakti” programının konuğu oldu.
Ankara Ahmet Hamdi Akseki Camii bahçesinden canlı olarak yayınlanan programda, rahmet ve mağfiret ayı Ramazanla ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ramazan ayının milletimiz, İslam alemi ve bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını diledi.
Bakara suresinde Allah’ın, “Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı” buyurduğunu hatırlatan Başkan Erbaş, “Oruç, korunmamız için Cenab-ı Hakkın farz kıldığı bir ibadettir. Sahuru, iftarı, teravihiyle başlı başına çok önemli bir ibadettir ” dedi.
Başkan Erbaş, Kovid-19 salgının sebep olduğu sıkıntılara işaret ederek, “Geriye doğru baktığımızda belki de hiçbir asırda, dünyanın hiçbir yerinde, neredeyse bütün İslam ülkelerinde camilerde cemaatle namazın kılınmadığı, cuma namazının, teravih namazının kılınmadığı başka bir Ramazan yaşamadı insanlık. Bu açıdan mahzununuz, üzgünüz ancak bizim inancımızda umutsuzluk yok. “Allah'ın rahmetinden umudunuzu kesmeyiniz” ayet-i kerimesi her zaman bize cesaret veriyor, umut veriyor. Bizi diri tutuyor, canlı tutuyor” diye konuştu.
“Tüm insanların kendisiyle yüzleşmesi gerekiyor”
Yaşanılan sıkıntılardan ibret alınıp ders çıkarılması gerektiğinin altını çizen Başkan Erbaş, “Bunda da bir hikmet vardır. Ne yaptık da Rabbimiz insanlığa bu musibeti verdi, diyoruz. Rabbimiz, ayet-i kerimede ‘Başınıza her ne musibet gelirse kendi yaptıklarınız yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder’ buyuruyor. Bu açıdan yeryüzünde yaşayan tüm insanların, hem Müslümanların hem de gayrimüslimlerin kendisiyle yüzleşmesi gerekiyor. Kendimizi bir muhasebeye tabii tutmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Başkan Erbaş, yeryüzünde meydana gelen her bir şeyin Allah’ın takdiri ile olduğuna dikkat çekerek, “Bizim Cenab-ı Hakk'ın yeryüzünde yaratmış olduğu her şeyden ders ve ibret almamız gerekiyor. Şerleri hayra dönüştürmemiz gerekiyor. Rabbimiz buyuruyor ki, ‘Sizin şer umduğunuz, şer beklediğiniz şeylerde Allah hayır yaratır. Hayır beklediğiniz şeyler de şer olabilir. Allah bilir, siz bilmezsiniz’ bu ayet-i kerimeyi okuyunca düşünüyorum, acaba bizim bilmediğimiz ne hikmetler var bunda, onları aramak zorundayız. Başımıza bu musibet geldi. Bu bir imtihandır. Bu imtihanı bizim sabırla, metanetle kazanmamız, şerri hayra dönüştürmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Onlar bizim kahramanlarımız”
Din görevlileri için, “Onlar bizim kahramanlarımız” diyen Başkan Erbaş, şöyle devam etti:
“Bizim hocalarımız sadece caminin hocası değil, O caminin bulunduğu mahallenin, ilçenin, şehrin hocası. Bizim cami içi ve cami dışı görevlerimiz var. Şu anda Cenab-ı Hak tüm hocalarımıza cami dışında vazife yapmayı takdir etti. 61 bin hocamız resmi olarak şu anda valiliklerin rehberliğinde Vefa Sosyal Destek Grupları’nda çalışıyorlar. Bu grup içerisinde sayı itibarıyla en çok personeli olan kurumlardan birisi de Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Bazı illerimizde yüzde 80'e kadar çıkıyor bu oran. Diğerleri de gönüllü olarak çalışıyorlar. Ülkemizin her yerinde olan kurum biziz. Köylerine, mezralarına varıncaya kadar bizim hocalarımız var. İşte oralarda hocalarımız insanımızın, hastalarımızın yanında. Vefa Sosyal Destek Gruplarının yardımlarının dağıtılmasında, evinden çıkamayan yaşlı insanlarımızın maaşını bankadan çekip kendilerine teslim edilmesine varıncaya kadar bizim hocalarımız görev başında. Hepsini tebrik ediyorum. Yapmış oldukları bu güzel amelden dolayı özellikle şu Ramazan günlerinde amel defterlerine büyük sevapların yazılmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum.
“Kur'an'ı okuyalım, anlamaya çalışalım”
Başkan Erbaş, Kovid-19 salgını karşısında alınan tedbirlerden dolayı camilere gidemeyen insanların evlerini birer mescide dönüştürdüğüne işaret ederek, “Evlerimizi mescide, ibadet ve dua mekanına dönüştürdük. Bu da tarihe not olarak düşülecek. Bu Ramazan tarihe bir not olarak düşülecek. Cenab-ı Hak amel defterlerimize yazacak. Çoluğumuzla çocuğumuzla, okuduğumuz Kur'an'lar, yaptığımız sohbetler, birlikte yaptığımız iftarlar, birlikte kıldığımız teravihler, birlikte okuduğumuz kitaplar, bütün bunlar amel defterimize yazılacak” dedi.
Ramazan ayının bir Kur’an ayı olduğuna vurgu yapan Başkan Erbaş, “Evlerimizde Kur'an'ı okuyalım, bir hatim indirelim. Kur'an'ı anlamaya çalışalım. Kur'an anlaşılmak ve yaşanmak için gelen bir kitaptır. Okunmasını bilmeyen kardeşlerimiz lütfen bu Ramazanda Kur'an-ı Kerim'in yüzünden okuyabilmek için gayret etsin. Bu fırsatı değerlendirsin. Sonra, ‘Ya Rab, şu okuduğum Kur'an-ı Kerim'e göre yaşamayı bana nasip eyle’ diye dua edelim” şeklinde konuştu.
Başkan Erbaş, sahurların ihmal edilmemesi gerektiğini ifade ederek, Hazreti Peygamberin, “Sahur yapın çünkü sahurda bereket vardır” hadis-i şerifini hatırlattı.
Diyanet İşleri Başkanlığı yayınları dijital ortamda ücretsiz erişime açıldı
Diyanet İşleri Başkanlığı yayınlarıyla ilgili sundukları hizmetleri dile getiren Başkan Erbaş, “Ramazan ve Sorumluluk Bilinci, 40 Ayette Sorumluluk Bilinci, 40 Hadiste Sorumluluk Bilinci, İslam'ın Salgın Hastalıklara Bakışı, Oruçla İlgili Sıkça Sorulan Sorular adlı kitaplar hazırladık. Dijital ve matbu olarak okuyucularımızın hizmetine sunduk. Ramazan süresince Başkanlığımız kitapları e-satış üzerinden %45 indirimle satışa sunuldu. Başkanlığımız Yayınları'ndan 50'si çocuklara özel, toplam 180 farklı eserden oluşan ‘Dijital Yayın Platformu’ oluşturduk. Başkanlığımız yayınlarından ‘Dijital Ramazan Kitaplığı’ oluşturuldu ve ücretsiz olarak erişime açtık” diye konuştu.
“Diyanet TV ve Radyolarında Ramazan ayında ekrana gelecek programlar”
Başkan Erbaş, Diyanet TV ve Radyolarında Ramazan ayında yayınlanacak programlar hakkında bilgi vererek şunları söyledi:
“Kanalımızın temel amacı yaygın bir din eğitimi sunmak ve sahih dini bilgiyi insanımıza aktarmaktır. Şu anda Kur'an kurslarımız kapalı. Ama biz hem televizyonumuz hem de sosyal medyayı, dijital ortamı kullanarak eğitimlerimize devam ediyoruz. Vatandaşlarımız, camilerde mukabele dinlemekten mahrum kaldı. Bu zor günlerde Diyanet TV aracılığıyla 30 farklı hafız tarafından tilavet edilen, ‘30 cüz 30 Hafız’ adlı mukabele programımız televizyonumuzdan yayınlanacak, 3 farklı vakitte vatandaşlarımız dinleyecek. Yine camilerde birlikte ibadet edemediğimiz için Diyanet TV'de öğle ve teravih vakitlerinde ‘Ramazan Sohbetleri’ yayınlanacak. Diyanet Televizyonumuzda devam eden programlara ilaveten Ramazan ayına özel ‘Bir Cüz 3 Konu’, Kur'an'da Sorumluluk Bilinci, gibi yeni programlar yayınlanacak. Kur'an-ı Kerim'in okunmasını öğreten ‘Kur'an Öğreniyorum’ programı yayınlanacak.”