Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı Subay ve Astsubay Öğrencileri Mezuniyet Töreni’ne katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı Subay ve Astsubay Öğrencileri Mezuniyet Töreni’ne katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da törende dua etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığında düzenlenen Subay ve Astsubay Öğrencilerin Mezuniyet Töreni’nde konuştu.
Akademiden başarıyla mezun olan öğrencileri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün 763’ü subay, 2 bin 937’si astsubay olmak üzere toplam 3 bin 700 evladımızı görev yerlerine uğurlamanın heyecanını yaşıyoruz. Bu mezunlarımız arasında kendi öğrencilerimizin yanı sıra dost ve kardeş ülkelerden gençlerimiz de bulunuyor. Her biri milletimizin gönül elçisi olan misafir öğrencilerimizi de kutluyor, kendilerine ülkelerinde üstlenecekleri görevlerde başarılar diliyorum.” dedi.
Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisinin bir benzerinin dünyada olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burası bambaşka, bu fiziki mekana sahip olan böyle bir akademi yok ve buradan da eserleri görüyorsunuz. Bu şekilde dipdiri imanıyla, itikadıyla bir nesil yetişecek, komutanlar ordusu yetişecek. Onlar da ne Gabar’da, ne Cudi’de, ne Tendürek’te, ne Bestler Dereler’de bugüne kadar nasıl terörist bırakmadıysalar, bundan sonra da bırakmayacaklar.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, polis ve jandarma teşkilatının, yangın, sel gibi felaketlerde de fedakarca çalıştığını vurguladı.
Türkiye’nin, üç kıtanın kesişme noktasında yer alan, stratejik önemi fevkalade yüksek bir coğrafi konuma sahip olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Asya’dan Afrika’ya, Kafkasya’dan Avrupa’ya uzanan geniş bir bölgede yaşanan her olay, bizi doğrudan etkilemektedir. Afganistan’da 40 yıldır devam eden iç karışıklıkların, Libya’daki ardı arkası kesilmeyen kardeş kavgasının, Yemen’de çözüme kavuşturulamayan çatışmaların, Suriye’de 11 yıldır devam eden zulüm ve saldırıların, Balkanlarda yeniden alevlenmeye başlayan gerilimlerin, Afrika’da her yıl yüz binlerce cana mal olan açlık ve fakirliğin, Kafkasya’da körüklenmeye çalışılan fitne girişimlerinin, velhasıl komşularının yanı sıra çok geniş bir alanda ortaya çıkan krizlerin menfi yansımalarını en fazla hisseden ülke, hiç şüphesiz ülkemiz, vatanımız Türkiye’dir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mezun öğrencilere şöyle seslendi:
“Farklı rütbelerde, teşkilatımızın farklı sınıf ve birimlerinde, ülkemize ve milletimize hizmet edeceksiniz. Tahsil hayatınız boyunca edindiğiniz bilgi, birikim, tecrübe ve yeteneklerin, bu süreçte sizlere daima yol göstereceğine inanıyorum. Sizlerden devletimize büyük bir aşkla hizmet ederken şu kadim ilkeyi asla aklınızdan çıkarmamanızı istiyorum. Devleti korumanın yegane yolu, bağrından çıktığınız milleti korumaktır.”
Türkiye’nin bekası uğrunda can veren şehitleri rahmetle yad eden, gazilere şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisinin tüm hocalarını, tüm komutanlarını, mezunları ve ailelerini tebrik etti.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, törende dua etti
Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı Subay ve Astsubay Öğrencileri Mezuniyet Töreni’nde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da dua etti. Başkan Erbaş duasında şu niyazda bulundu:
“Ya Rab! Bugün eğitimlerini başarıyla tamamlayan burada jandarma ve sahil güvenlik akademisi mezunu subay ve astsubaylarımızın mezuniyet sevincini paylaşmak için toplanmış bulunmaktayız. Vatanımızın, huzur ve emniyetini temin edecek evlatlarımıza bugünden sonra da nice sevinçler yaşamayı nasip ve müyesser eyle Allah’ım. Peygamber ocağı olan ordumuz da yüklendikleri bu mukaddes emaneti hakkıyla yerine getirmeleri için onlara güç ve kuvvet ver Allah’ım. Milletimizin malını, canını, namusunu kendi canları pahasına koruyacak olan askerlerimizi vazifelerinde her daim muhafaza eyle Allah’ım. Ya Rab! Bilgi ve tecrübeleriyle ordumuza rehberlik eden, yol gösteren değerli komutanlarımızın emeklerini karşılıksız bırakma Allah’ım. Devletimizin bekası için çalışan, milletimizin refahı için ter döken, ülkemizin emniyeti için mücadele eden bütün devlet görevlilerimize ve yöneticilerimize nusretinle yardım eyle Allah’ım.
Ya Rabbel alemin! Peygamber Efendimiz (s.a.s.), Allah yolunda nöbet tutan gözleri cehennem ateşinin yakmayacağını müjdeliyor. Ülkemizin dört bir yanında vatan nöbeti tutacak, yurdumuzun ve milletimizin güvenliğini sağlamak için özveriyle çalışacak kardeşlerimizi Peygamber Efendimizin müjdesine nail eyle Allah’ım. Ya Rab! Muzaffer ordumuzun fedakar mensuplarından, onların vefakar ailelerinden Sen ebeden razı ol. Ordumuzu ve milletimizi her türlü kötülükten, tehlikeden ve musibetten muhafaza eyle Allah’ım. Bizleri, vatanımızı, ezanımızı, bayrağımızı dahili ve harici düşmanlardan ve terör belasından muhafaza eyle Allah’ım.
Ya Rabbel alemin! Bölünüp parçalanmaktan, dağılıp yok olmaktan Sana sığınıyoruz. Birliğimizi, dirliğimizi, kardeşliğimizi ve muhabbetimizi daim eyle Allah’ım. Aramıza kin ve nefret tohumu ekmek isteyen fitnecilere, vatanımıza göz diken düşmanlara, huzurumuza kasteden hainlere fırsat verme Allah’ım.
Ya Rab! Asırlardır İslam’a hizmet etmiş, hep zalimin karşısında, mazlumun yanında durmuş, kimsesizlerin, ezilenlerin, gariplerin umudu olmuş necip milletimizi ve kahraman askerlerimizi iki cihanda aziz eyle. Milletimizi, ordumuzu, yurdumuzu ebediyen payidar eyle Allah’ım.”