Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından düzenlenen “8. Uluslararası İyilik Ödülleri” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla gerçekleştirilen törende sahiplerini buldu.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Diyanet Vakfı 8. Uluslararası İyilik Ödülleri töreninde, başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan Ramazan-ı Şerif’i kutladı.
Ramazanın gelişinin de gidişinin de mümin gönüllüler için bayram ve sevinç kaynağı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Rabbim bizlere başının rahmet, ortasının mağfiret, sonunun da azaptan kurtuluş olduğu müjdelenen bu müstesna günleri layıkıyla ihya edebilmeyi nasip buyursun. İşte bugün Ramazan-ı Şerif’in maneviyatını en güzel şekilde yansıtan bir program münasebetiyle bir araya gelmiş bulunuyoruz. Kendi alanında artık bir markaya dönüşen Uluslararası İyilik Ödüllerimizin bu sene sekizincisini düzenliyoruz. Ödül takdim törenimizin hayırlara vesile olmasını diliyor, İyilik Ödülü'ne layık görülen tüm kardeşlerimi burada içtenlikle tebrik ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerini iyiliğin, hamiyetin, hayrın ve güzel ahlakın bu mis kokulu ikliminde buluşturan Türkiye Diyanet Vakfına ve Diyanet İşleri Başkanlığına da teşekkür ederek, “Bu sene 50. yaşını kutlayan Türkiye Diyanet Vakfımız, ‘İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır’ düsturuyla ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında iyiliği egemen kılmak için insanlığın hizmetinde olmayı azim ve kararlılıkla sürdürüyor. Diyanet Vakfımız, yarım asırlık bu iyilik yolculuğunda eğitimden insani yardıma, kültürel faaliyetler sosyal dayanışma projelerine birçok farklı alanda başarı çıtasını her geçen gün daha da yükseğe taşıdı.” dedi.
“Zor durumda kalanlara milletimizin yardım elini uzatıyor”
Milli kimliğin en belirgin, en karakteristik, en köklü hasletlerinden birinin vakıf kültürü olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Asırlar boyunca iyilik ve adalet hamuruyla yoğurduğumuz, kardeşlik ve hamiyet ruhuyla yeşerttiğimiz gönül coğrafyamızın her bir köşesi vakıf kültürümüzün eşsiz eserleriyle doludur. Camilerimiz, medreselerimiz, imarethanelerimiz, hanlarımız, çarşılarımız, sebillerimiz ve daha niceleri. Tarihe ve coğrafyaya vurduğumuz mürekkebi ilelebet kurumayacak imar, inşa ve ihya mühürleridir. Türkiye Diyanet Vakfımız işte böylesine köklü ve güçlü bir müktesebatın yüzyıllara sari vakıf kültürümüzün taşıyıcısı olarak önemli bir rol üstleniyor. Kur’an kurslarından hafızlık mekteplerine, anaokulundan üniversiteye, Türkiye’de ve dünyanın 111 ülkesinde her kademeden binlerce öğrenciye burs veriyor, akademik destek sağlıyor. Düzenlediği uluslararası yardım kampanyalarıyla, savaş, afet ve yoksulluk sebebiyle zor durumda kalan insanlara, milletimizin yardım elini uzatıyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TDV’nin ramazan ayında, Kurban Bayramı’nda ve daha birçok önemli günde yurt içi ve yurt dışındaki milyonlarca ihtiyaç sahibinin imdadına koştuğunu, milletin ihsan ve infak kültürünü kuş uçmaz, kervan geçmez denilen yerlerde, sadece bilmek zorunda olanların bildiği bölgelerde başarıyla temsil ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asya’dan Afrika’ya nereye gidilse TDV gibi iyilik neferlerinin hizmetleriyle mutlaka karşılaştıklarını dile getirdi.
“Sizlerden, vicdanlarını tatile çıkarmış olanlara aldırmadan hayırda, iyilikte, güzellikte yarışmaya devam etmenizi özellikle bekliyorum.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, TDV’nin 50. yaşını tebrik etti.
Bugün aynı zamanda İyilik Haftası’nın da ilk gününü idrak ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 27 Şubat’ta yayınlanan yönetmelikle bundan böyle her sene 13-20 Mart tarihlerini İyilik Haftası olarak kutlayacaklarını söyledi.
Hafta boyunca Diyanet İşleri Başkanlığı başta olmak üzere ilgili birçok kurum ve kuruluşla birlikte pek çok faaliyet icra edeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Böylelikle inanç ve medeniyet değerlerimizin en yüksek ideallerinden biri olan iyiliği her alanda teşvik edip destekleyecek, iyilik çınarının çok daha derinlere kök salması için hep beraber samimiyetle çaba sarf edeceğiz. Fahri kainat efendimiz, ‘Allah’ım, yaşamayı benim için her türlü iyiliği artırma vesilesi yap’ duasından hareketle bireysel ve toplumsal hayatımızda iyiliği artırmak için gayret göstereceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İyilik Haftası’nın da ülke ve millet için hayırlara vesile olmasını diledi.
Bugün ödüllerinin tevdi edileceği iyilik öncülerinin de bu hakikatin ete, kemiğe bürünmüş, ahlaklı, erdemli, fedakar timsalleri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuk hastalıkları uzmanı olarak bir yandan topluma hizmet edip 8 evladını büyütürken diğer yönden birçok iyilik projesine öncülük eden Dr. Gülhanım Bayrak’ı, helal kazancını iyilik ve hayır yolunda harcayarak 140’tan fazla Kur’an kursunun açılmasına katkı sağlayan, yetimleri, hafızları koruyup gözeten iş insanı Hacı Fevzi Şener’i, engelli ve bakıma muhtaçlara din eğitimi veren, çölyak hastaları için özel ekmek üretip ihtiyacı olanlara ulaştıran din görevlisi Hasan Koç’u tebrik etti.
“İyilikle dünyayı güzelleştirmenin çabasındayız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “harçlıklarımızı Filistin’e bomba olarak göndermeyeceğiz” diyerek başlattığı farkındalık çalışmasıyla milyonlarca gönüle dokunan, Gazzeli mazlumların acısını yüreğinde hissedip zulme karşı boykot çağrısı yapan Ömer Asaf Kar’ı da kutladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1982 Hama katliamı sırasında vicdanının sesine kulak vererek zalim Esed rejiminin sivilleri bombalama emrini yerine getirmeyen, bu yüzden hapsedildiği Sednaya Hapishanesi’nde türlü zorluklara göğüs geren Suriyeli cesur pilot Rağid El Tatari’yi, İsrail yönetiminin zorbalıklarına, ev hapsine ve Mescid-i Aksa’ya giriş yasaklarına rağmen mücadelesinden asla taviz vermeyen Şeyh İkrime Sabri Hocamızı da aynı hassasiyetle, en içten şükran duygularımla tebrik ediyorum.” dedi.
İyilik mefhumunu yaşatan, zor zamanlarda insanlığa umut olan, özverili çalışmalarıyla insanlığa örnek olanları bir kez daha tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbimden kendilerine uzun, hayırlı, sağlıklı ve bereketli ömürler niyaz ediyorum. 60 seneyi aşkın sanatıyla İslam kültürüne hizmet eden Kuba Mescidi’nden Kıbleteyn’e pek çok kutsal mekanı hat eserleriyle süsleyen Hasan Çelebi Hocamıza ise bir kez daha Mevla'dan rahmet diliyorum.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iyiliğin güçlü mirasını muhafaza ederek zenginleştirmek, daha önemlisi gelecek nesillere ulaştırmak için var güçleriyle çalıştıklarını vurgulayarak, “İyilikle dünyayı güzelleştirmenin çabasındayız. Gönüllere iyilik tohumları ekerek insanlığı yüceltmenin gayretindeyiz. Zalime karşı dik durarak mazlumun elinden tutarak insanlık vazifemizi en güzel şekilde ifa etmenin mücadelesini veriyoruz.” diye konuştu.
1 milyon kişinin hayatını kaybettiği Suriye’deki katliamlardan kaçıp eman yurdu olarak gördükleri Türkiye’ye sığınan Suriyeli muhacirlere kapılarını sonuna kadar açtıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 471 gün boyunca siyonist rejimin insanlık dışı saldırılarına maruz kalan Gazzeli mazlumlara işte bu tasavvurla destek olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bugün güya kendi akıllarınca bizi cesaretli olmaya çağıranlar, Gazzeli çocukların üzerine bombaların yağdığı o imtihan günlerinde sırf soykırım şebekesinden korktukları, çekindikleri için Filistin Kuvayımilliyesi’ne terör örgütü iftirası atarken biz Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, insanlığın ortak kürsüsünde soykırımcıların ve destekçilerinin gözünün içine bakarak Filistin davasına ve Gazze’nin kahraman evlatlarına işte bunun için cesaretle sahip çıktık.”
Başkan Erbaş: “Bugün TDV’nin kuruluşunun 50’nci yıldönümü”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ise, bugün TDV’nin kuruluşunun 50’nci yıldönümü olduğunu hatırlatarak, “Türkiye Diyanet Vakfı Uluslararası İyilik Ödülleri’nin merasiminin nice iyiliklere, güzelliklere vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.” temennisinde bulundu.
“İslam, Yeryüzünde iyiliği, güzelliği ve güzel ahlakı yaymayı hedef olarak göstermektedir”
Başkan Erbaş, İslam’ın, iyiliği varoluşun gayesi olarak tanıttığını ifade ederek, “Yeryüzünde iyiliği, güzelliği ve güzel ahlakı yaymayı; kötülüğü ve çirkinliği de ortadan kaldırmayı yüce bir hedef olarak göstermektedir. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de; ‘Hanginizin daha güzel işler yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yaratan O’dur.’ ayetiyle ölümün ve hayatın yaratılmasındaki hikmetin, insanın iyilikle sınanması olduğunu haber vermektedir.”
Diyanet İşleri Başkanlığının ve TDV’nin Türkiye’de ve dünyada iyiliğin öncüsü olmak için çalıştığına vurgu yapan Başkan Erbaş, şu bilgileri paylaştı:
“Ulusal ve uluslararası burs programlarıyla imam hatip liselerinden üniversitelere kadar eğitimin her kademesinde on binlerce öğrenciye eğitim desteği veriyoruz. Şu anda, 114 ülkeden gelip Türkiye’mizde eğitim gören 3 bin 350 öğrencinin tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz. İçinde uluslararası imam hatip lisesi ve uluslararası ilahiyat fakültesi mezunları da olan bu şekilde 11 bini aşkın mezunumuz ülkelerinde milletimizin gönül elçiliğini yapmaktadır.
İyilik, ilmin ve irfanın yolunda yürümektir. Bu bilinçle İstanbul 29 Mayıs Üniversitemiz, Anaokulundan liseye 29 Mayıs Eğitim Kurumlarımız, İslam Araştırmaları Merkezimiz; bunların yanında Azerbaycan, Kırgızistan, Romanya, Endonezya, Bulgaristan başta olmak üzere birçok ülkede faaliyet gösteren eğitim kurumlarımızla ilmin ve irfanın iyileştirici gücüne destek oluyoruz.
İyilik, Allah’ın rızasını kazanma arzusuyla O’nun bahşettiği nimet ve imkanları paylaşmaktır. Bu anlayışla hayır sahipleriyle ihtiyaç sahiplerini buluşturuyoruz. Sadece bu Ramazan ayı boyunca yurt içinde ve yurt dışında yaklaşık 1.5 milyon mağdur ve muhtaç kardeşimize ayni ve nakdi yardım ulaştırmayı hedefliyoruz.”
“11 milyonun üzerinde insanın temiz suya erişimini sağlayarak dualarını alıyoruz”
Başkan Erbaş, “Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinden bugüne vakfımız tüm gücüyle gıdadan giyime, barınmadan eğitime bölgede kardeşlerimizin yanındaki varlığını sürdürmektedir. İyilik, hangi inançtan dinden olursa olsun başkasının hayatına değer ve güzellik katmaktır. Mazluma, muhtaca, yetime, yoksula kol kanat germektir. Bu şuurla, 40 ülkede açtığımız 1334 su kuyusu ve vakıf çeşmesiyle 11 milyonun üzerinde insanın temiz suya erişimini sağlıyoruz ve dualarını alıyoruz. 7 bini Türkiye’mizden olmak üzere yaklaşık 10 bin yetime aylık destek veriyoruz. Afrika ülkeleri, Afganistan ve Suriye başta olmak üzere birçok ülkede yetimhanelerimiz bulunmaktadır.” diye konuştu.
“Terör örgütlerine karşı aile yapımızı, gençlerimizi korumanın mücadelesini veriyoruz”
Başkan Erbaş, çocuklara, gençlere, aileye yönelik hizmetlere ayrı bir önem verdiklerine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Küresel ifsat şebekelerine, sapkın anlayışlara ve terör örgütlerine karşı aile yapımızı, gençlerimizi ve geleceğimizi korumanın mücadelesini veriyoruz. Ülkemizin 502 noktasında faaliyet gösteren Aile ve Dini Rehberlik Merkezlerimiz var ve bu merkezlerimizde her yıl milyonlarca vatandaşımıza ailenin kurulması, korunması ve güçlendirilmesine yönelik bilinçlendirme ve rehberlik faaliyetleri gerçekleştiriyoruz.
Gençlik hizmetlerimizi daha koordineli ve sistemli bir şekilde yürütmek maksadıyla Gençlik Hizmetleri Daire Başkanlığını kurduk. Manevi danışman, gençlik koordinatörü, izci lideri olarak görev yapan toplam 5 bin 654 hocamızla, ülkemizin her köşesinde hizmet veren 1.341 Diyanet Gençlik Hizmet Mekanlarında aylık düzenli olarak 1.5 milyonu aşkın gencimizle bir araya geliyoruz. Buralarda dini, eğitsel, sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal faaliyetler gerçekleştirerek gençlerimize rehberlik etmeye, Kur’an ve sünnetin ışığında milli ve manevi değerleri aktarmaya, kısacası iyiliği onlara ulaştırmaya gayret ediyoruz.”
İyilik Ödülleri…
Dr. Gülhanım Bayrak: İstanbul’da bir hastanede çocuk hastalıkları uzmanı olan Dr. Gülhanım Bayrak, aynı zamanda 8 çocuklu bir annedir. Dr. Bayrak, başarı ve kariyerin çocuk yetiştirmek için bir engel olmadığının en güzel örneğini sergilemiş, bir yandan başarı basamaklarını tırmanırken çocuklarını da sevgi ve ilgiyle yetiştirmiştir.
Hacı Fevzi Şener: Tek başına 130 adet 4-6 yaş Kur’an kursunun projelendirilmesi, inşası ve tefrişine, 7-8 caminin inşasına maddi destek olmuş, 60 civarı caminin tefrişine katkı sağladı.
Hasan Koç: Antalya Yüce Camii İmam Hatibi olan Hasan Koç, yıllar önce engellilerin ve hastaların yaşadıkları zorlukları hafifletmeye çalışmak, engelliler, hastalar ve kendileriyle ilgilenen yakınlarına din eğitimi vermek üzere gönüllü olarak ziyaretlere başladı. Ayrıca, hayırseverlerin desteğiyle çölyak hastaları için glütensiz ve ekşi mayalı hamur ürünleri üreterek Türkiye’nin dört bir yanında imkanı olmayan down sendromlulara ve çölyak hastalarına ulaştırıyor.
Ömer Asaf Kar: Ömer Asaf isimli öğrenci öncülüğünde bir araya gelen Ümraniye Mehmet Ali Yılmaz İlkokulu öğrencileri, ürün bırakmak için okula giren İsrail destekçisi boykot listesindeki bir firmanın aracını yuhalayarak boykot etti. Daha sonra bir basın kuruluşuna konuşan Ömer Asaf, “‘O Marka’ dondurmaya verdiğimiz para Filistin’e bomba olarak gidiyor” diyerek toplumsal bir farkındalığa öncülük etti.
Rağid El Tatari: Hafız Esed’in 1982’deki katliamında “bombala” emrine uymayıp Hama’yı bombalamayı reddeden Suriyeli pilot. 43 senedir Sednaya Hapishanesi’nde tutuklu olan pilot, rejimin yıkılmasının ardından serbest kaldı.
Vefa Ödülleri…,
Hasan Çelebi: Hasan Çelebi hayatının 60 yılını hat sanatına adadı. Türkiye başta olmak üzere Dünyanın birçok yerindeki camilerde onun hat eserleri vardır. 1982’de Ravza-i Mutahhara’nın yazılarının ıslahı için Suudi Arabistan’a davet edildi ancak Bakanlar Kurulu gerekli izinleri vermedi. 1987’de yeniden davet edildi. Kuba Mescidi ile Kıbleteyn Mescidi’nin kubbe kuşak ve diğer yazılarını bir yıl süren çalışma sonunda tamamladı. 24 Şubat 2025’te 87 yaşında vefat etti. 2010 yılında Yaşayan İnsan Hazinesi ilan edildi, 2011 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülü’ne layık görüldü. Necip Fazıl Saygı Ödülü’nü aldı. Dünya genelinde 100’e yakın icazetli talebesi bulunan Hasan Çelebi, Hamid Aytaç’tan sonra en çok öğrenci yetiştiren hat ustası oldu.
Şeyh İkrime Sabri: Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, hayatının ilk gençlik dönemlerinden bugüne kadar Filistin direnişi için çalışmış, mücadelenin sembol isimleri arasında yer aldı.