Paylaş Facebook Facebook Facebook
7 Mayıs 2025 Çarşamba

Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi

 

  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi
  • Ankara’da “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışı gerçekleştirildi

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Ankara’da düzenlenen “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı”nın açılışına katıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Ankara’da ATO Congresium’da düzenlenen "Uluslararası İslam Sanatları Fuarı"nın açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti.

Fuara gelişinde, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş tarafından karşılanan Emine Erdoğan, beraberindekilerle açılış kurdelesini kestiği fuarın hayırlara vesile olmasını diledi.

Emine Erdoğan, açılışın ardından hüsn-i hat, tezhip ve nakış sanatıyla oluşturulan ve Hz. Muhammed (s.a.s)'in yaşadığı çağın önemli dönüm noktalarını betimleyen eserlerin yer aldığı "Türk İslam Sanatlarıyla Siyer-i Nebiye Yolculuk" sergisini gezdi.

Azerbaycanlı sanatçıların eserlerinin sergilendiği standı ziyaret eden Emine Erdoğan, kadın sanatçıların ürettiği dokuma ürünlerini yakından inceledi, ürünlerin üretim süreci hakkında bilgi aldı.

Fuarın açılışında konuşan Erdoğan, şunları kaydetti:

"İslam sanatı, ilahi olanı hatırlatandır. Üzerinde maveradan mis kokular taşıyandır, altın oluktan süzülüp gelendir. O nedenle, ne zaman rafine bir Müslüman gönülden çıkmış bir sanat eseri görsek, ruhumuzda kuşlar havalanır. Derin bir hasretliğin, çokça duası edilmiş bir kavuşmayla bitmesi gibi tarifsiz bir sevince gark oluruz. Çünkü insan ruhu, daima, ilahi olanla iletişim kurmanın özlemi içindedir. Ne mutlu bizlere ki güzelliği kendine amaç edinmiş büyük medeniyetimizde, İslam sanatları, şahikalarına ulaşmıştır. Mimar Sinanların, Şeyh Hamdullahların, Nabilerin, Dede Efendilerin eserleri, böyle bir medeniyet atmosferinde neşvünema bulmuştur. Hat sanatının zarafetinin ulaştığı üstün mertebe, öyle hayranlık uyandırmıştır ki 'Kur'an Mekke'de nazil oldu, Mısır'da okundu, İstanbul'da yazıldı.' denilmiştir."

Picasso'nun, hat sanatına büyük hayranlık duyduğunun ve "Sizin hat sanatınız, bizim ulaşmaya çalıştığımız modern sanata yüzlerce yıl önce ulaşmış." dediğinin anlatıldığını anımsatan Emine Erdoğan, geleneksel sanatların, hisler aleminin seması konumunda olduğunu vurguladı.

Ebru sanatının, görülen bir rüyayı suya anlatıp bir başkasına da gösterebilmenin yegane imkanı olduğu dile getiren Emine Erdoğan, şöyle devam etti:

"Anlam arayışlarında kaybolan insan, neyin sesini takip ederek gönül yurduna varır. Çini, 'Hamdım, yandım, piştim' denilen yolculukta, insanın yarenidir. Yorgun ruhlar, kat'ıdaki, divaldeki, sedef kakmadaki motiflerin hamağına uzanarak dinlenir. Tezhip, kainatın sınırsızlığında uzun yolculuklara çıkan hayal gücünün, eve dönerken yanında getirdiği hediyelerdir. İşte bu yüksek sanat anlayışı, medeniyetimizde her zaman düşüncenin ve eylemin merkezinde bir konumda olmuştur. Yapılan her işteki kriter, güzelliği seven Yaradan'a layık olmaya çabalamaktır. Ecdadımız, bu sanatlı yaşam anlayışını, hayatın her alanına nakşetmiştir. Mesela, bir camiye girdiğinizde yalnızca bir mabedin binasına girmiş olmazsınız. Muhteşem çinilerle, hayranlık uyandıran kalem işi süslemeleriyle, hüsn-i hat levhalarıyla karşılandığınız bir sanat deryasına girersiniz."

Gündelik yaşam ve sanatın, daima iç içe, el ele olduğuna, bunun, herkesin erişimine ve istifadesine açık olduğuna dikkati çeken Emine Erdoğan, bu pratiğin izlerinin mezarlıklara kadar uzandığına işaret etti.

Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Mezar taşlarındaki ince işçilik, mezar taşı kitabelerindeki hüsnühat, ölümü munisleştiren, insanı ulvi düşüncelere taşıyan zevkiselimin ürünleridir. Geleneksel sanatlarımızın icracılarına baktığımızda da farklı bir hal üzere olduklarını görürüz. Sanatlarını, Allah'a adanmış bir kalp ve ruhla yapar, eserlerini hiçbir zaman kendilerine mal etmezler. Sanatı, hakikati aramakta aracı kılarlar. Çünkü İslam sanatının amacı, Yaradan'ın eserlerinden alınan ilhamla üretirken, onu anlamak, ona yaklaşmak ve onunla bütünleşmektir. Bu amaç, İslam sanatlarının her birine ayrı bir edep, etik değer ve incelik katmıştır."

Emine Erdoğan, her sanat dalının, bir yönüyle de ruhun mektebi, tekamülün merdiveni olduğunu belirterek, "Zira her bir eser, meydana gelmeden önce sabrın, azmin, itinanın, tevazunun, tevekkülün imtihanlarından geçerek mezun olur. İçi hikmet yüklü bu eserler, yalnızca sanatkarını değil, onu deneyimleyen kişiyi de kanatlarının üzerinde varılması gereken manevi menzile taşır. İşte tüm bu yönleriyle geleneksel sanatlarımız, medeniyetimizin en önemli ayırt edici özelliğidir." diye konuştu.

"Sanatın iyileştirici gücüyle insanın kalp aynasını yeniden parlatabiliriz"

Dünyanın her geçen gün iklim değişikliğinin, savaşların, adaletsizliklerin grileştirdiği bir tabloya dönüştüğüne dikkati çeken Emine Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yüzleşmek zorunda kaldığımız bu krizleri ele alırken, daha çok sonuçlarıyla meşgul oluyoruz. Kök neden olarak, sanayileşmeyi, üretim modellerini ya da politik çıkar çatışmalarını ele alıyoruz. Oysa işin en temelindeki insan ruhunda anbean büyüyen çölleşmeyi göz ardı ediyoruz. Halbuki sanatın iyileştirici gücüyle insanın kalp aynasını yeniden parlatabilir ve insani duyguları geliştirebiliriz. Çünkü sanat, latif bir ruh gıdasıdır ve insan için en az nefes alıp vermek kadar hayati bir ihtiyaçtır. Eğer sanat üretimi azalır ve hayattaki merkezi konumundan koparsa dünya kuraklaşmış vicdanlarla dolar. İşte bu nedenle dünyamızı yeniden hikmet ve ilahi sevgiyle dolu sanatlarımızın fırçalarıyla boyamanın vaktinin geldiğini düşünüyorum."

Fuarın, geleneksel Türk-İslam sanatlarını yaşatma ve yaygınlaştırmada herkesi yüreklendireceğine inandığını belirten Emine Erdoğan, vatandaşları, fuarı ziyaret etmeye davet etti.

Bakan Ersoy: “Geleneksel sanatlarımızı tüm dünyada etkin bir şekilde tanıtmayı sürdüreceğiz”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise yaptığı konuşmada, "Uluslararası İslam Sanatları Fuarı"nın kadim mirasa karşı gösterilen duyarlılığı yansıtması açısından çok değerli olduğunu belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Bu tarz organizasyonlar sayesinde geçmişle bugün arasında daha güçlü bağlar kuruyor, çok kıymetli sanatçılarımızın emekleriyle oluşan sanatlarımızın unutulmasına izin vermiyoruz. Aynı zamanda yeni kuşaklara ilham oluyoruz. Yüzyıllara uzanan birikim neticesinde oluşan sanat eserlerine biraz daha yakından bakıldığında fuarda sadece eserler sergilenmiyor. Aynı zamanda estetiği, iyiliği ve güzelliği her zaman merkezine alan bir inancın, kültürün ifade ediliş biçimi de gün yüzüne çıkıyor.

Tezhip, ebru, minyatür, çini başta olmak üzere tüm İslam sanatları, yüksek bir manevi duyarlılık ekseninde sabırla ve tevazuuyla işlenmiş özel bir yerden hitap etmektedir. İşte bu sebeple Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak geleneksel Türk-İslam sanatlarının hitabına kulak vermeye, İslam sanatlarına destek olmaya devam edeceğiz. Geleneksel sanatlarımızı tüm dünyada etkin bir şekilde tanıtmayı sürdüreceğiz."

Başkan Erbaş: “Kainatı muhteşem bir sanat eseri olarak yaratan Allah'a hamdolsun”

Diyaret İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ise yaptığı konuşmada, “Kainatı muhteşem bir sanat eseri olarak yaratan, Kur’an-ı Kerim ile insanlığa iyiliği, güzelliği, hidayeti gösteren en büyük sanat eseri insanı bize tanıtan en büyük sanatkar Rabbimize hamdolsun. Hz. Adem’den beri hakkın-hakikatin, iyiliğin öncüsü tüm peygamberlere ve hassaten tüm güzelliklerin en büyük temsilcisi Rasul-ü Ekrem Efendimize (s.a.s.) sayısız salat ve selam olsun.” dedi.

“Fuarda sanatı hikmetle buluşturan büyük medeniyetimizin izlerini göreceğiz”

Türkiye’de ilk defa “Uluslararası İslam Sanatları Fuarı” düzenlendiğine dikkati çeken Başkan Erbaş, “Bu fuarda hem göze hem kalbe hitap eden, sanatı hikmetle buluşturan büyük medeniyetimizin izlerini göreceğiz. Kalemle yazılan güzelliklerden suyun ahengine, ahşabın ruhundan renklerin ve toprağın hikayesine uzanan yelpazeyi müşahede edeceğiz. Böylece dün ile bugünü buluşturan nadide eserlerin ortaya koyduğu namütenahi ufkun, genç nesillere ilham veren bir kültür köprüsü olmasını umut ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“İslam medeniyetinde sanat, Allah’ın kudretine duyulan derin bir ihtiramdır”

Başkan Erbaş, İslam’ın hayat ve sanat tasavvuruna, estetik ve ahlak ilkelerine duyulan ihtiyacın her geçen gün daha fazla hissedildiğini belirterek, “Çağın karmaşasının insanın ruhunu iyice yorduğu, güzelin, güzelliğin, ahlaki ve kültürel değerlerin alabildiğine örselendiği bir zamanda, İslam sanatlarının hikmete dayanan, sekinete çağıran derin dünyasını gözler önüne seren bu etkinliği çok önemli ve anlamlı buluyoruz. İslam medeniyeti, aynı zamanda sanatın, zarafetin medeniyetidir. İslam medeniyetinde sanat, Allah’ın kudretine duyulan derin bir ihtiramdır. İnsana ve varlık alemine karşı duyulan sevgidir, çevreye duyulan saygıdır.” şeklinde konuştu.

“Bizim medeniyetimizde sanat Allah’a olan bağlılığı ifade eder”

Başkan Erbaş, “Bizim medeniyetimizde sanat, İslam’ın güzellik anlayışını yansıtırken Allah’a olan bağlılığı da ifade eder. Her ince işçilik, her ayrıntı, kainatın sahibine karşı bir teslimiyetin, bir hayranlık duygusunun dışavurumudur. Böylece sanat, sadece gözleri değil, ruhları da besleyen manevi bir aydınlığa bürünür. Bu aydınlığın yansımasıyla oluşan renklerin, harflerin, desenlerin, ışığın ve biçimlerin birbiriyle uyumu, kalplerin huzur bulduğu bir ezgiye dönüşür.” diye konuştu.

“İslam dini güzellik dinidir”

İslam sanatındaki her unsurun, düzenli ve disiplinli bir çalışmanın evrensel güzelliğini yansıttığını vurgulayan Başkan Erbaş, “İslam sanatlarının belki de en bariz özelliği, hayatı güzelleştirmesidir. Zira İslam dini güzellik dinidir. Allah, insanların güzel düşünmesini murad eder. Güzel konuşmasını ve işlerini güzel yapmasını emreder. Zaten O'nun için yaratıldığımızı bizlere hatırlatıyor.” ifadesini kullandı.

“İslam sanatlarında harfler tefekkür vesilesidir”

Başkan Erbaş, şunları kaydetti:

“İslam sanatlarında harfler, desenler yalnızca kelimeleri, şekilleri oluşturmaz, aynı zamanda bir tefekkür vesilesidir. Her bir yazı tarzı, her bir renk, her bir motif, İslam sanatındaki estetik anlayışın ve manevi derinliğin izlerini taşır. Kelimelerin mürekkebe dönüştüğü zarif bir yolculuk olan 'Hüsnü Hat'ta her çizgi bir niyaz, her kıvrım bir dua gibidir. Bir zarafet ve sabır ilmi olan ‘Tezhip Sanatı’nda nakış nakış işlenen her motif, zamanın kucağına bırakılan bir sır gibidir. Suya salınan duyguların resmi olan ‘Ebru Sanatı’nda renklerin birbirini rahatsız etmeden ahenkle buluşmasıyla oluşan her desen, ayrı bir güzelliğin temsilcisi gibidir. Diğer sanatlarında bu şekilde ruhları vardır."

“Fuar süresince farklı disiplinlerden sanatçılar, el emeği ve göz nuru eserlerini sergileyecek”

Başkan Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Fuarımıza ülkemizden ve dünyadan 200’den fazla sanatkar, sanata gönül ve emek veren birçok kurum, kuruluş, sanat merkezi ve üniversite katılmaktadır. Köklü sanat müktesebatımızın engin birikimini günümüze taşıyan fuarımızda, sanatkarlarımız eserleriyle sanatımızın zenginliğini ve evrenselliğini gözler önüne sererken, katılımcılar da bu kadim mirasa tanıklık etme fırsatı bulacaklardır. Fuar süresince farklı disiplinlerden sanatçılar, el emeği ve göz nuru eserlerini sergileyecek, ziyaretçilerle bilgi ve tecrübelerini paylaşacaklar. Sanat konferansları, paneller, söyleşiler, musiki icrası, atölye çalışmaları yapılacak.”

Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in mukaddes emanetlerini ziyaret etti

Başkan Erbaş, daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün standında sergilenen Peygamber Efendimiz (s.a.s.)'in sakal-ı şerif, saç-ı şerif, kuşağından ip parçası, kabrinden toprak ve kıyafetinin bir parçasının bulunduğu mukaddes emanetleri ziyaret etti.

Türkiye’den ve dünyadan 200’den fazla sanatkarın eserlerinin sergilendiği fuar, 11 Mayıs'a kadar ücretsiz olarak sanatseverleri ağırlayacak.